DBB Yaz 2012 Mayo koleksiyonumuz hakkında Hello Dergisinin 8. Yaş özel kutlama sayısı için yaptığımız röportajı Hello Dergisi yazı işleri müdür yardımcısı sevgili Figen Nalan Özkan ile yaptık. Keyifli bir röportaj oldu. Başlık dışında tüm sözlerimin arkasındayım. Başlık sanırım aşağıda renklendirdiğim cevaptan yorumlanıp sanki benim ağzımdan söylenmiş gibi konulmuş. Ben de eski bir yayncı olduğum için bu tür yorumların olduğunu bilirim ama röportajın tamamı okunmayınca başlık başka birşeyi anlatabiliyor. Arkasından da sayfalarca yaptığım röportajdan sadece 1 cümlesi -bana ait olmayan kısmı- Posta Gazetesine konu olmuş! İçinde markamızın da geçmesi nedeniyle konuyu açıklığa kavuşturmak adına merak edenler için yayınlamak istedik. Yazı çok uzun hepsini okumak istemeyenler ve merak edenler için başlığa konu olan kısmı aşağıda renklendirdim:) Ve evet arkadaşlar yaptıklarımla söylemlerim tutar. Lafım sizlere değil onlar kendilerini bilirler:) Offf buradan da böyle şeyler yazmayı sevmiyorum ancak blogumdan kendimi ifade edebilmeliyim öyle değil mi? :)
Sabrınız için teşekkür ederim:)
Fotoğraflar Cengiz Dikbaş
Begüm’ün de geleceği moda ile
kesişince kaçınılmaz bir şekilde modaya dönüş yaptınız. Moda tasarım konusunda
bu yaz dördüncü sezonunuz. Sizde moda tasarımı noktasında nasıl gelişim ya da
değişim rüzgârı var?
Bu 4 sezon boyunca
kalıplarımız ve çizgimiz oturdu. Artık kendi kumaşlarımızı ürettirip kendi
desenlerimizi çizdirip, hatta fermuarları bile markamıza özel ürettiriyoruz. Ağustos
sonu çıkacak Kış 2012 koleksiyonumuzda bunu daha net görebileceksiniz . Çok
süprizli ve 40 parçadan oluşan geniş bir koleksiyon oldu. Begüm ailemizde giyim
kuşam konularıyla ilgili 3. kuşağı. Rahmetli anneciğim 40 yıllık tekstilciydi.
Ben ise ilk işim olarak moda editörlüğü ve koleksiyon hazırlamakla başladığım
iş hayatıma bu sektörde o dönem umduğumu bulamadığım için baba mesleği yayıncılık yapmaya başlamıştım.
Ancak dediğiniz gibi hem Begüm’ün bu mesleği seçmesi hem de blog ve
yaptıklarımızın beğenilmesi sonucu doğalında tekrar konumuza geri döndük. İyi
ki dönmüşüm çok çalışıyoruz, çok yoruluyoruz ama bir o kadar da çok keyif alıyoruz
sonuçlardan. Biz işimizi çok uzun bir
yolculuk olarak görüyoruz. Hedefimiz global pazara girebilmek ve dünyada talep
görebilen bir marka olabilmek. Bu hedefle gelecek sezon itibariyle burada
Gürkan Kuran ve Londra’da ortağı Nesley aracılığıyla yeni tasarımcıların
görüldüğü Londra Moda Haftasına paralel önemli bir organizsayonda defilemiz
olacak. Bu arada sipariş amaçlı Londra; Paris, New York, Dubai’de showroomlarda
koleksiyonumuz yer alacak. Bu süreçte kendimizi sürekli geliştirmeye devam
edeceğiz.
“Plaj modası” kavramı nedir?
Eskiden bu kadar öne çıkan bir
fenomen değildi. Sanırım bu da son 10 yıldır bir trend haline geldi. Niye bu
kadar dikkat çekici oldu? Biz mu bu kadar abartıyoruz, dünyada da böyle mi?
Genel olarak moda konularına
ilgi son 8-10 yılda fazlasıyla arttı. Tabi bu belli bir bilgi ve kültüre
dayanmayan yoğun ilgi çok da istenen bir durum değil. Moda konularının moda
olması bizi çok rahatsız ediyor. Altını dolduramadıkça sadece tüketmeye yönelik
oluyor ne yazık ki. Üstelik Türkiye’de algılandığı gibi birşey de değil moda.
Çok fazla ciddiye alındığı kadar bir o oranda aslında tamamen uzak bir moda
anlayışı var ülkemizde.Plaj modası da sezonun genel moda trendleri ile paralel
yürüyen bir alan.
Bu yaz plaja giriş rotası
nedir? Plaj modası nereden nereye gidiyor pekiyi?
Mayo kullanımı bir kadın için
en hassas giyim kuşam konusu. Neticede hem tasarımcı, hem de alıcı için bırakın
santimi milimetreler büyük önem taşıyor. Küçücük bir alanda hem tasarımı, hem
de vücudu güzel göstermenin yollarını ararken, diğer markalardan farklı olmaya,
markanızın çizgisini yansıtmaya çalışıyorsunuz. Bu alanda tasarım yaparken de
genel olarak iki tip anlayış hakim. DBB ile bizim de ürün sınıfına girdiğimiz
moda algısı olabilen farklı ürünler – bu daha çok lüks segmentte yer alan ürün
gruplarındandır ve alternatif ve lüks malzemeleri mayo kumaşı ile
birleştirirken limitli sayıda üretim yapılır,
Klasikçiler, bunlarda model hep aynıdır sadece desenler ve kumaş
dokuları değişir. Hem hızlı moda markalarında hem de lüks markalarda yüksek
satış hedefli ürünlerdir.
DBB’nin segmentinde mayo
trendlerinde birkaç yıldır geçmişe dönüş var. Mayo kumaşları ile birlikte
dantel, fisto kullanımı, püskül, keten gibi alternatif detaylar dikkat çekiyor.
Tabi mayo kumaşı dışındaki malzemeleri modellere uygularken dantelin sentetik
değil, pamuklu, teni rahatsız etmeyen, kullanılan alternatif malzemelerin tuzlu
suya dayanıklı, ince profil, mayo kumaşı ile kullanılabilir özellikte
olabilmesi vs gibi onlarca detay düşünülüyor. Mayo trendlerinde doğal taş
renklerinin yanı sıra birkaç pastel rengin bir arada kullanıldığı
kombinasyonlar, floresan renklerin kontrast renklerle birlikteliği, çiçek ve
pano desenler genel renk eğilimlerinden.
'Eğer bir plaj partisine gitmiyorsanız abartılı aksesuvarlar garip kaçabilir. Ayrıca her şekilde stylingli bir moda çekiminden fırlamış gibi makyajlı bir görüntü şık olmaktan çok uzak bir durum.' demiştim aşağıda.
Pekiyi su ile içli dışlı bir
noktada aksesuar ve plaj kıyafetleri taşımak bir işkence değil mi? Makyajlı,
takılı, vs...
Herşeyde olduğu gibi plaj
şıklığı konularını da abartmamak gerekiyor. Eğer bir plaj partisine
gitmiyorsanız abartılı aksesuvarlar garip kaçabilir. Ayrıca her şekilde
stylingli bir moda çekiminden fırlamış gibi makyajlı bir görüntü şık olmaktan
çok uzak bir durum. Üstelik güneşte o makyajın yüzde alabileceği durum fena bir
görüntü. Benim çok becerebildiğim bir konu değil ama suya dayanıklı akmayan bir
maskara ve göz kalemi plajda makyaj yapmayı sevenler için yeterli ve güzel bir
görüntü sağlayabilir.
Bireysel olarak sizin plaj
şıklığınızın içini neler dolduruyor?
Plaj için üretilmiş
kıyafetler, çanta ve aksesuvarlar ilgi alanıma hiç girmez. Farklı tasarımda
mayo ve bikinileri kullanmayı severim. Bunları daha çok dolabımda kullanım dışı
kalan ürünlerle kişiselleştirdiğim günlük kıyafetler çanta ve şapkalarla kullanırım.
Mayoda hoş tasarımlar sevmeme rağmen plaj için daha sade t-shirt, şort, gömlekleri
şapka ve güneş gözlüğü ile kombinlemeyi severim.
Biz yazın nasıl bir Deniz
Berdan ile karşılaşıyoruz? Siz özellikle neye özen gösterip vurgu yapıyorsunuz?
Oldum olası sık ve uzun
saatler denize girmeyi severim. Farklı mayo tasarımları sevmeme rağmen aynı
zamanda bunların denize girilebilir ve prtkte de kullanılabilir nitelikte
olmasına dikkat ederim. Sade görünümlü boyfriend gömlekleri, dipdye
şortlar, kolsuz t-shirtler ile kombinlenmiş DBB mayolarımızdan kullanmayı
planlıyorum.
Mayo koleksiyonun çıkış
hikâyesini ne oluşturuyor?
Bu koleksiyonun ilham
kaynakları arasında neler var? Bu kaynakları nerelerden esinlendiniz peki?
Koleksiyonu Josephine
Baker’dan esinlenerek modern bir yorumla dönemi de çağrıştırabilecek nitelikte
hazırlamayı hedefledik. Koleksiyonda
alışılmışın dışında koton danteller ve ketenler gibi alternatif malzemeler mayo
kumaşı ile birlikte kullanıldı. Alternatif malzemeler koleksiyona farklı
bir kalite katarken kullanım rahatlığı da düşünüldü.
Modeller farklı olabilirken rahatlıkla
güneşlenebilmeye de olanak sağlanabilir nitelikte. Genel olarak kendi
çizgimizde var olan Vintage etkisini mayo koleksiyonumuzda da görebilmek
mümkün. Koleksiyonda daha çok kalçayı daha küçük ve kalkık gösterebilen
Brazilian kesimler kullandık.
Kişinin potansiyelini iyi kullanabilmek, vücudu iyi gösterebilmek adına
kullandığımız Brazilian kuplu mayo ve bikinileri her modelde 3 renk varyantlı,
3 beden olarak ürettik. Mayolarımızın en belirgin özelliği kullandığımız 3 renk
varyantına göre koleksiyonda mode’un değişmesi. İlk modellerimizde kullandığımız taş ve doğal
renklerle Josephine Baker dönem çizgisini yansıtırken, pastel varyasyonu ile
barok, fosforlu varyasyonu ile ise modern bir ifade sağlayabilmek mümkün.
1920’lerin ünlü dansçısı,
tarihsel figure, son dönemin moda ikonu Josephine Baker’dan etkilenerek
hazırlanmış bir mayo koleksiyonu...
Neden Josephine Baker? Bize
Josephine Baker’i anlatır mısınız? Nasıl bir kadın?
Josephine Baker görünüşünden
fikirlerine, sanatından, performansından duruşuna kadar her şeyiyle ilham
alınabilecek ve gerçekten de tarihte önemli bir kadın. Kısaca anlatayım; 13 yaşında Broadway’de Chocolate Dandies ( Çikolata Züppeler )
gösterisinde dans etmeye başladı. 1925’de Paris’e giderek Bergere Folies’in
dikkatini çekti ve Theatre des Champs-Elysees’de siyah revüde dans etti. Fransa
ve Avrupanın en ünlü dansçısı olan Josephin Fransa’daki Alman işgali sırasında
Kızıl Haç ve Fransız direniş kuvvetlerinin üyesi olarak Afrika ve Ortadoğu
birliklerini eğlendirmede görev aldı.Savaş sonrası Josephin Fransa’nın
güneyindeki Les Milandes isimli evinde dünyanın dört bir yanından kardeşlik
denemesi, gökkuşağı ailesi olarak tanımladığı çeşitli ırk ve milliyetten
bebekleri evlat edinmeye başladı. 1956 yılında Les Milandes’e kaynak
sağlayabilmek için tekrar sahnelere döndü ve Paris revüsünde başrol oyuncusu
oldu.1963 yılında Martin Luther King’in yanında konuştu.
Düşünün ırkçılığın tavan yaptığı
dönemlerde siyah dansçı br kadının ırksal eşitlik için mücadelesini. Borçlarını
ödemek için çalışmaya da devam eden Baker’a Monako Prensesi Grace bir villa
verdi. 1975 yılında Paris Carnegie Hall’daki performansından iki gün sonra
bir inme sonucu vefat etti.Zamanımızın hala çok ötesinde bir kadın Josephin
Baker...
Sizin mayo, mayokini ve bikini
tasarımlarınızı giymek için çok mu zayıf olmak lazım?
Öncelikte güzel vücutlu bir
kadın ince olmalı diye bir düşünce çok da doğru değil aslında. Fiziksel vücut
güzelliğinde önemli olan omuz, bel ve kalça orantısıdır. Bel kıvrımı olan kadın
güzeldir. Omuz ve kalça oranları birbirine ne kadar yakınsa vücut o kadar
düzgün görünür. Üstelik herkesin doğuştan var olan bir vücut yapısı var. Önemli
olan potansiyelimizi en iyi şekilde kullanabilmemiz. Olmadık hedefler sadece
mutsuzluk yaratır. Ayrıca gerçekten de farkındalığı yüksek bir giyim kuşam
algısı ile potansiyelimizi iyi kullanarak görünüşümüzden mutlu olabilmemiz
mümkün. Biz mayolarımızı 3 beden olarak ürettik. Doğru bedeni kullanmak en
önemli detay. Kalçasının geniş olduğundan şikayetçi olan birinin en genişinden
Avrupa kesim mayo giymesi kalçayı daha geniş görünmesine sebep olabiliyor. Bu
nedenle 3 beden için de brazilian altları kullandık. Brazilian derken sadece
halat altlı bikinilerimizde değil, yanları üç bantlı veya daha geniş kenarlı
bikinilerimizde de Brazilian kesimler yer alıyor.
Bir kadın kendine yakışacak
olan mayoyu ya da bikiniyi nasıl seçmeli? Hangi vücut tipine nasıl bir mayo ya
da bikini yakışır?
Mayo ve bikinide çalışılan alan oldukça küçük olduğu için her bir
santimin önemi vardır ve ölçüler modeli değiştirdiği gibi vücut hatlarını
olduğundan daha güzel veya kötü gösterebilme durumuda vardır. Bikini altı
düşünülenin tam tersine arka kesimi kalınlaştıkça ve büyüdükçe kalçayı da kalın
gösterir. Kendi bedenine uygun bir Brezilya kesimi bikini altı kalçayı daha
küçük gösterebilirken daha yüksek görünmesine de yol açabilir. Bikini altının
yan bantlarının kalın olması düşük belli
kesimlerde aslında baseni dar
gösterebilen bir detaydır. Tabi bacaklar yeterince uzunsa.
Bacakları üst kısmına göre kısa olanlar kalın kenarlı bikini altı tercih
etmeyip daha oyuk modellerle halatlı bikini altları tercih ederlerse bacakları
olduğundan uzun görünebilir.
Kalkık bir kalça görüntüsü için yine volüm veren halat altlar en doğru
tercihtir. Kalçayı volümlü ve beli daha ince gösterebilen halat altlı modeler
benim de en çok tercih ettiğim güneşlenirken de rahat edebildiğim modellerden.
Bikini altlarında kalın yanlarla birlikte brezilya kesimi oyuk kalça
kesimi baseni ve kalçayı en derli toplu gösterebilen modellerden. Taş, kum,
avcı yeşili gibi mat ve doğal renkler vücudumuzda beğenmediğimiz yerleri en çok
kamufle edebilen ve potları en az gösterip vücudu iyi gösterebilen renklerdir.
Vucudu bölen kuplu modeler ince görünümü sağlamaya yardımcıdır. Bikini kumaşı
kalınlaştıkça vücutta var olabilen potlar daha az görünür.
Plaj kıyafet ve
aksesuvarlarında neler var peki?
Bunları mayo ve bikinilerle
nasıl tamamlamak gerekiyor?
Koleksiyonun yeterince detaylı olması nedeniyle daha çok sade görünümlü boyfriend gömlekleri,
dipdye şortlar, kolsuz t-sirtler ile plajda DBB mayolarımızı görmek çok
isterdik.
Plaj modasını nasıl takip
ediyorsunuz? Bu konuda kendinizi nasıl geliştirdiniz?
Sizin favori mayolarınız
hangisi? Diyorsunuz ki, “Rahat olması, çabuk kuruması, iç göstermeyecek şekilde
astarlı olması, yağ ve deniz suyuna dayanıklı kumaştan yapılması benim için
önemli. Bikini ve mayokinilerimi Kapalıçarşı’dan aldığım aksesuvarlarla
modifiye ediyorum. İddialı ama pul, payet, taş gibi alaturka detaylarla süslü
olmayan modelleri seçiyorum. Bandaj modeller, fütüristik formlar, 50’lere ait
bodysuit görünümlü mayolar favorim....” diyordunuz. Hala aynı duyguda mısınız?
Plaj kıyafetlerinde Begüm ile
birlikte çalışmak nasıl bir duygu? Ortak ve ayrıştığınız noktalar neler oldu?
Begüm pek Yaz ve plaj insanı
değildir. O katkat giyinmeyi ve şehir hayatını sevenlerden. Aile tatilimiz
nedeniyle katılıyor güney seyahatlerimize. Bu nedenle mayo tasarımı konusuna
çok karışmayı tercih etmiyor. Ana koleksiyonumuzda birlikte çalıştığımız ve
tabi mayo işimizde bunun ciddi büyük bir parçası olduğu için onun da
fikirlerini alıp çalışmalarını yapıyoruz. Neticede gelecekte tüm bu işleri
Begüm devam ettirecek.
Siz bu kadar fit olmak için
gerçekten ne yapıyorsunuz?
Teşekkür ederim. Aslında son
birkaç yıldır zaman zaman kararlar aldığım halde işlerin yoğunluğundan çok
nadir spor yapabiliyorum. Ancak geçmişte profesyonel sporculuk hayatımın olması
ve devamında ihtiyaca yönelik spor yapmamın etkileri olabilir. Yemek yemeği çok
seven, neredeyse çoğu zaman adeta yemek için yaşayan bir insanım. Neticede
yemek yemek dünyanın en büyük birkaç zevkinden biri. Ve ben gerçekten de hem
yemek yapmaya hem de yemeğe meraklı biriyim. Bir öğün abarttığımda diğer öğün
dengeliyorum. Kendimi bildim bileli inceyim ama, genetiğin dışında hareketli
bir hayatımın olmasının da etkisi var. Yine de zaman geçtikçe daha bir
kalınlaşıyorsunuz doğal olarak. Neticede fiziksel olarak yıllar sizden
birşeyleri götürsede bambaşka bir farkındalık ve bakış açısı koyuyor yerine.
Global bir marka olmayı
hedefliyorsunuz, ama global bir marka olabilmek de hiç kolay değil. Bu noktada
hangi stratejileri izliyorsunuz pekiyi?
Marka olma
yolunda Londra’da bizi lanse edecek danışmanımız tarafından yönlendirilerek DB
Berdan markasını oluşturduk. Bu sonbahar itibariyle Londra Moda haftasına
paralel yeni tasarımcıların olduğu bir organizasyonda defilemiz olacak. Burada
amaç DB Berdan Markası altındaki ana koleksiyonumuzla Avrupa pazarına
girebilmek. Gelecek yıl itibariyle de Londra merkezli bir marka olma yolunda
adımlar attık. Üretim Türkiye’de olurken satış ve pazarlama Londra üzerinden
yapılacak. Türkiye’de bu sezon dördüncü sezonumuz ve ürünlerimiz Harvey
Nichols’da yer alıyor. Sonbahar koleksiyonumuz 40 parçadan oluşuyor ve Ağustos
sonu yine Harvey Nichols’da yerini alacak. Şimdi biz 2013 Yaz koleksiyonumuzun
hazırlıklarını yapıyoruz. DB Berdan Lüks segment bir marka ve artık kumaşlardan
fermuara, aksesuvarlara kadar markamıza özel üretim yaptırıyoruz.
Siz yaz tatillerinde nereleri
tercih ediyorsunuz? Nasıl bir tatil planınız ya da rotanız oluyor? Bu tercihinizde
ne rol oynuyor? Nasıl bir beach ortamı arıyorsunuz? Hangi beach’leri tercih
ediyorsunuz? (yurtiçi - yurtdışı)
Yaz aylarında bizim güney
sahillerimizi hiç bir yere değişmeyiz. Kupkuru havası ve soğuk denizi le
kocaman bir yarım ada olan Bodrum vazgeçilmezimiz. Alışkın oladuğumuz, rahat
ettiğimiz Maça Kızı hafta için rahat ettiğimiz yemeğini servisini sevdiğimiz
bir yer. Tatilde deniz plaj değilse amaç o zaman tercihimiz oğlumu doğurduğum,
rahat ettiğimiz, güzel günlerimizin geçtiği Los Angeles Marina Del Rey oluyor.
Kendiniz ve Begüm plaj
modasında hassassınız. Pekiyi oğlunuz için bir şeyer organize ediyor musunuz?
Onu kendi haline mi bırakıyorsunuz?
Can çok
yaratıcı ve çizimi çok kuvvetli sanatçı ruhlu bir çocuk. Hayal gücü çok geniş,
şahane çizimler yapıyor ve renklerle de arası çok iyi. Henüz 9 yaşında olduğu
için yönlendirme, kısıtlama olmaması için bu konuda herhangi bir atölyeye
vermedim. Aslında motive etmeme de gerek kalmıyor kendisi her an boyalar ve
resim defterleri ile vakit geçirmeyi çok seviyor. Zamanı geldiğinde onu da bu
konuda yönlendireceğiz. Sadece çizim konusunda değil çok yönlü bir çocuk.
Eskrimde çok iyi ve bir süredir hafta sonları TED’de eskrim yapıyor. Doğaya çok
meraklı ve şaşarsınız hayvanlarla ilgili çok geniş bilgiye sahip. Gelecekte
National Geographic araştırma grubunda çalışmayı hayal ediyor. Onlarla
canlıları araştırırken aynı zamanda resim de çizecekmişJ
Çok şanslı bir anneyim ki herşeyden once iyi niyetli
çocuklarım var.
Satış noktaları;
DBB
Mayolarını Harvey Nichols Kanyon, Bebek ve Çeşme Midnight express, Bodrum ve
Çeşme İpekçe, Divan Palmira GA Butik, Jadore.com.tr, Antalya Hillsidesu butikten alabilmek mümkün.
Çok yakın
bir tarihte www.denizberdan.com sitesinden
Türkiye’nin her yerinde ücretsiz kargo ile edinebilmek mümkün olabilecek:))
Kesinlikle çok güzel bir koleksiyon olmuş sahne kostümü ile ise ilgisi yok, çok sade bir koleksiyon hazırlasanız da bunu herkes yapıyor derler bu sefer... En iyisi hiç aldırmamak. Saptırmak bizim basının en sevdiği şey değil mi zaten? Londra moda haftasında büyük ihtimalle biz de oradayız mutlaka şahit olmak isteriz sizin başarınıza eğer gidersek:)
YanıtlaSilAydan ve Derya çok teşekkür ederiz:) Bizimde anlatmaya çalıştığımız şey kesinlikle buydu. Neticede dünyada binlerce tasarımcı var ve herkes biraz fark yaratabilip sektörde yer edinmeye çalışıyor. Amacımız ilk günden beri global pazara girebilmek. Bunu yapmaya çalışırken de Türk vatandaşı olarak ürünlerimizin ülkemizde de edinebilmesine olanak sağlayabilmek. Basından yana fazla bir sıkıntımız olmuyor ancak bazen bir iki blogda gördüğümüz yaklaşımlar bizi üzebiliyor.
YanıtlaSilNazik ve tatlı yorumlarınız için tekrar çok teşekkürler, blogunuzu ilgiyle takip ediyoruz.
Londra'da görüşebilmek dileğiyle:)
Keyifle okudum <3
YanıtlaSil