DB JUNK'ta kullanılan fotoğraflar ve içerik izinsiz yayınlanamaz...

29.02.2012

Yeni Laptopumla ilk post; Milano Moda Haftasında aşkkkkk...

Eski DB Junk takipçileri bilir Haluk'la blogda birlikte fotoğrafımız pek yoktur. Bu defa bu kuralı bozdum. Çocuksuz başbaşa çok keyifli bir uzun haftasonu geçirdik ve bunu sizlerle bir fotoğraf ile paylaşmak istedim:) MFW'den detayları yorumlarımla anlatacağım post yolda...

20.02.2012

Koleksiyonda aşk var...

Bayılırım içinde gizli mesajı, hikayesi olan işlere...
Sevgili Niyazi Erdoğan'ın sadece benimle paylaştığı bir hikayeyi onun da iznini alarak sizlerle paylaşıyorum.
Moda tasarımcısı Niyazi Erdoğan kış 2012 koleksiyonunun gizli hikayesinde;
' Aşkım yalnız gecelerinde hep kız kulesi ile dertleşmiş. Ben de onu dinledim yani kız kulesinden onun hikayesini...'
 Biraz derin mevzular anlayacağınız. Uzaktan bakıldığında 70'lerin deseni gibi duran ancak yakından Kızkulesi'nin şahane detaylarını görebildiğiniz desen adeta tablo değerinde. 
Koleksiyonun geneline farklı kullanımlarla yaydığı desen; gizli hikayenin devamında gelen gizli detaylarla koleksiyona değer katıyor.
Bu koleksiyon için hazırladığımız postu görmek için tık tık...

19.02.2012

IFW Karma Şafak Tokur Kış 2012...

Yeni yeteneklerin çıkabileceği Karma defilelerinde performans beklentisi yüksektir. Yeni olan kişi burada kendini göstermek üzere sınırlarını zorlar. Beklentiyi karşılayabilen bir anda diğerlerinden sıyrılıp bir kimlik alır ve kafalarda ismiyle bir imaj oluşturur. Şafak Tokur, IFW'te Zeynep Tosun ve Niyazi Erdoğan'dan sonra Karma defileden gelen en başarılı tasarımcılardan. Çizgisinde enteresan bir şekilde Antwerb Royal Academy of Fine Arts referansları gördük. Kuzeyli tasarımcıların enteresan bir çizgisi var bizim de sevdiğimiz. Genellikle okul projeleri kostümvari olup fikir vermeye yönelik oluyor. Bitirme projelerinde ise hazır giyim referansları ile moda dünyasına atılıyorlar. Şafak güzel fikirlerle kostümvari bir koleksiyon hazırlamış. Bu koleksiyonun referansları ile hazırlayacağı hazır giyim tasarımlarını görmek ve edinmek isterdik. 
  Ceketin farklı şekillerde manipüle edilmesi, basit modeller ile oynanması, deneysellikten yana olması bir sonraki şova ne yapacağı konusunda 'Bu kadar deneysel olacak mı?' diye düşündürüyor. Bu koleksiyonu gördükten sonra geçen sezon ne yaptığına bakmak istedik. Geçen sezon koleksiyonu özellikle erkekler için pantolon etekler gibi detaylarla Commes des Garçons etkisinde kalmış. 
 Modayı mizahi yönünden almış. Sağdaki look bizde etek hayalet izlenimini verdi. 
Espiri anlayışını sevdik.
 

 Soldaki pelerin Comme des Garçon'un elbiselerini anımsatsa da güzel duruyor. 
Ayakkabıların çift taban oluşu gerçekten başarılı görünüyor.
 Yakaların ve hatta ceketlerin tamamının başka yerde kullanım fikrini bol bol uygulaması koleksiyonu hem bir bütün yapmış, hem de gerçekten doğru yere basarak onu geliştirmesi doğru bir yaklaşım olmuş.
 Central Saint Martins'in foundation bölümünde de yapılan çalışmalardan bir tanesi ceketin kullanım amacını değiştirmektir. Şafak'ın yakaları cep olarak düşünmesi zekice bir yaklaşım. 

 İki tabanlı olması güzel bir absürdlük katmış. 


 Genel olarak baktığımızda yoğun bir Commes des Garçons etkisi gözlemlensede Şafak Tokur'un zekice yorumları geleceğe dair eğer daha çok kendi fikirlerini görebilirsek çok iyi yerlere gelebileceği sinyallerini veriyor.
Bütünlüğü olan koleksiyon görmek ne güzel...
 Fotoğraflar Deniz Berdan

IFW Karma, Tuba Benian Kış 2012...

Tuba Benian tasarımları ile ilk defa Galata'daki butiğinde tanıştık.
Önceki postu görmek isterseniz tık tık...
Kırmızı güzel bir rugan ceket edinmiştim. Buna karşılık şov öncesi belli bir beklenti oluştu. Dantel detaylı parçalarını sevdik ancak Tuba'nın potansiyeline karşın daha iyi bir koleksiyon çıkarabileceğini düşünüyoruz.
Viktoryen çizgisinde elbisenin kumaşını, etek ve kalça detaylarını sevdik. Bazı parçalarda Viktoryen temasını kullanmış ancak en çok kalçada kullandığı şekliyle koleksiyonda yer alması gerektiğini düşünüyoruz. Diğer yaka kullanımlarının daha önce pekçok tasarımcı tarafından kullanılmasından dolayı    bizi heyecanlandırmadı. Viktoryen döneminde orta sınıfında kullandığı kalça detayının çözümünü başarılı yapmış.
Koleksiyonun finaline doğru çıkan aşağıdaki iki elbise yerine yukarıdaki elbisenin kalça detayını farklı bölümlerde yorumlayarak kullansaydı hem bir koleksiyon bütünlüğü olurdu, hem de kendi çizgisi ortaya çıkabilirdi. 
Tuba'nın IFW'de bu ilk sezonu. Gelecek sezon potansiyelini daha iyi görebileceğimiz daha bütün bir koleksiyonla karşılaşabileceğimizi düşünüyoruz.
Tuba Benian
Fotoğraflar Deniz Berdan

IFW Karma, Çiğdem Akın Kış 2012...

IFW'in ilk gününden beri Karma defileler yeni yetenekleri keşfetmek adına en merakla beklediğimiz bölümdür. Bu sezonda Karma defileleri takip ettik. Her Karma şovda 3'er yeni tasarımcı koleksiyonlarını sundurlar. Karmadan Çiğdem Akın için söyleyebileceğim ilk şey koleksiyonu iki farklı anlayışla hazırlamış olduğuydu. Şovun ilk bölümünde çıkan tek bacak pantolonlar, volümlü tasarımlar evet Çiğdem'den iş çıkar dedirtti ve farklı birşeyler olduğunu hissettirdi. Ardında çıkan koleksiyonun bir bölümü ile uyuşmayan parçalar ise nereden çıktı şimdi bu cadde kızları dedirtti!
 
 Koleksiyonun en beğendiğimiz ve çözümünün de gayet başarılı yapıldığı tek bacak pantolonlar...
İşte 'Cadde Kızları!..'
 Paraşütle eğer arası kaba formu sevdik. 
 Koleksiyona farklı bir hava katmış ancak içine giydiği beyaz bluzü kollarının fazla sarkık olması, önündeki kesiği ve deseni nedeniyle sevmedik.
 Pantolondaki katlamaların doku yaratmasını sevdik. O katlamaları farklı yorumlarıyla başka detaylarda da sürdürebilseydi daha bütün bir koleksiyon olabilirdi.
Kafalardaki metal aksesuvarları sevdik ancak kızların saç renginden dolayı problem yaşamış gibi görünüyor. Örneğin özellikle siyah modelde ve kahverengi saçlılarda şahane dururken, sarılarda basit bir ifade vermiş.
Fotoğraflar Deniz Berdan

18.02.2012

IFW Simay Bülbül Kış 2012...

Simay Bülbül'ü daha çok hafif tribal ve keskin çizgide koleksiyonlarıyla tanıyoruz.
Bu sezon o tribal etkisinden çıkıp daha naif ve bol detaylı koleksiyonu ile 30'larda yaşamış olup dünya güzeli seçilen Keriman Halis Ece'den esinlenmiş. Simay'ın  genel keskin çizgisini bu koleksiyonda yine görebiliyoruz. Nakışları desen olarak kullanması koleksiyona yumuşaklık verirken değer katmış.
 Bazı kalıplarda hala fütüristik detaylar mevcut bu da koleksiyonun sert görünmesine neden olmuş. 
Nakış görünümünün silüet hali güzel duruyor.
 Çok parçalı kombinasyonların olması koleksiyonu zenginleştiriyor.



 Yenmeyen hayvanların kürkleri için avlanması veya üretilmesi bizim anlayışımıza ters ancak kürklerin yüzülmüş ham haliyle koleksiyonda kullanımı daha çok negatifte dikkat çekiyor.

Şov gününden neredeyse bir hafta önce Keriman Halis Ece'yi kaybettik. Şovu göremese bile ondan ilham alınarak yapılmış bir koleksiyon eminim onu mutlu etmiştir bravo Simay'a...


30'lu yılları kendi çizgisiyle birleştirdiği bir tasarım. 30'lu yıllar için önceden kullandığı kesik detaylar sert bir ifade vermiş. Neticede 30'lardan beklentimiz daha çok romantizm.
Simay Bülbül...