Androjen...

Kawakubo'nun Comme Des Garçons için hazırladığı koleksiyon için söylenebilecek ilk yorum androjen...  Farkında mısınız son günlerde defilelerden hazırladığım postlarda gelecek yaz için hemen tüm erkek koleksiyonları adeta cinsiyetsiz... Açıkçası ben sevdim:)

Kawakubo’nun siyah beyaz damalı desenlerini bir önceli kadın koleksiyonundan, resimdeki gibi pencereli ceketleri 3 sene önceki yine kadın koleksiyonundan hatırlarsınız. Ceketlerdeki pencerelere bayıldım:) Eskiden olduğu gibi erkek giysilerinde yine gözüm kaldı doğrusu, Frankie Morello'nun scuba pantalonuna ilave Comme Des Garçons'un pencereli ceketleri gelecek sezon alınacaklar listemde:)

Siyah beyaz grafik desen kombinasyonları...

Etek gibi duran şortlar...

Geçmişte daha çok Alexander Mcqueen koleksiyonlarındaki gibi Kurukafa desenlerin kumaşlarda kullanımı olağan olsada Comme Des Garçons’da daha çok ayakkabı modelinde ve kafaların arkasında baskı yapılarak kullanılmasını sevdik.

Ayakkabıdaki kurukafa şekli çok tatlı olmuş, 39'u varsa ben de isterim:)

Kawakubo'nun siyah beyaz dışında kullandığı tek renk kırmızı olmuş...

Hiç de kadınsı durmuyor...

WHOOHOOOOWWWWWW :)

Gurur duyduğumuz Türk tasarımcımız Hakan Yıldırım henüz ilk defa Şubat ayında Londra'da defile yapmasına rağmen moda alanındaki en büyük ödüllerden biri sayılan 220.000Euro para ödüllü ANDAM'ı kazandı:) Maç sonrası gibi sokaklara çıkıp tezahürat edesim var:)

ANDAM Fransız Kültür Bakanlığı'nın her yıl genç tasarımcıları desteklemek üzere verdiği bir ödül...

Adaylar arasında Hakan Yıldırım ile birlikte Central Saint Martins mezunu Mark Fast, Thierry Mugler'in tasarımcısı Alexandre Vauthier, Francesco Scognamiglio, Balenciaga ve Christian Lacroix'nın eski tasarımcısı Bouchra Jarrar ve beş sene boyunca Rochas ve Nina Ricci'de Olivier Theyskens ile çalışan Calla Haynes yer almıştı. Bilmem ne kadar önemli olduğunu anlatabildim mi? :)

Ödülü 2008'de Gareth Pugh, 2009'da Giles Deacon alırken şimdi sıkı durun 2005'te Yaz & Emel Bükey kardeşlerde kazananlar arasında:)

Daha fazlası için buradan...

Yeme de yanında yat:)

Bu kadar lezzetli elektronikler görmemişsinizdir!..

Sawarovski yaldır telefon ve ipodlara güzel bir alternatif...

Japonlar inanılmaz bir millet gerçekten. 

Bu bir Ipod'da olabilir, telefonda:)

Plastik ve slikondan yapılmış ama gerçek gibi görünmüyor mu?

En çok bunu sevdim, telefonumda olsun isterdim:)

Bu bir DS :)

Telefonlar Hansel and Gretel masalındaki gibi, ortadaki benim olsun:)

Krema seven?

Tırnağa hiç tahammülüm yok, hep dibinden keserim ama bunları sevdim doğrusu, kullanır mıyım? 

hayır, tipim değil:)

Tatlı bir teenager için, neden olmasın?

Güneş gözlüğü takmadan bakmayın, kör olabilirsiniz:)

Daha fazlası için buradan...

Erkek olmak istedim...

Frankie Morello menswear yaz 2011 koleksiyonundaki scuba pantalonları çok sevdik:)

Farkında mısınız koleksiyonlar unisexe doğru gidiyor...

Hiç bahsetmiş miydim motor sporları yaparken erkek kıyafetleri giymeye meraklıydım. Yok şaka yapmıyorum, bakmayın siz gazetelerin hep mini giyermişim izlenimi verdiklerine Ford ve Citroen Ralli takımındayken öncesinde de motocross yaptığım dönemlerde erkek ceketleri, gömlekleri hatta paltoları almaya çok meraklıydım:) Şaşılacak bir durum yok aslında hepimizin de bildiği gibi giyinmek tamamen ihtiyaca yönelik bir durum.

Frankie Morello'nun nefis scuba pantalonlarını ve ceketlerini görünce yine dayanamadım ve kırmızısını Frankie Morello'dan sevgili Yiğit Turhan'a sipariş verdim bile:) Topuklu ayakkabılar ve minicik deri ceketle nefis:)

Bakalım bu taytı hatırlayacak mısınız?

Kış boyunca giydiğim modifiye ettiğimiz taytlarım:)

Sarı ve morun birlikte kullanımına bayılıyorum...

Daha fazla Frankie Morello için buradan...

Gerçeküstü, esprili, eğlenceli...

Laura Mackness'ın Central Saint Martins'deki çalışmalarının yansıması olan gerçeküstü, esprili, eğlenceli  koleksiyonunu çok sevdik...

Devasa kirpikler, eller, dudaklar...

Central Saint Martins'de ki çalışmaları...

70 ve 80'lerden...

Çizgi karakter gibi...

Fotooğraflar Dazed Magazine

Koleksiyonların verdiği fikirler de olmasa anlatacak birşey de olmaz, öyle değil mi?

Royal Collage of Art'dan geçen yıl mezun olan genç tasarımcı Katie Eary'nin Londra'nın özgür yaratıcılığını yansıtan fikirlerini sevdim. Moda gerçekten de sığ bir alan, koleksiyonların verdiği fikirler de olmasa anlatacak birşey de olmaz, öyle değil mi?

2. Dünya savaşına takıntılı Katie, binlerce gencin ölümüyle ilgili rahatsızlık veren sorunlardan etkilenerek Kış 2010 koleksiyonunu hazırlamış... 

 İlk İngiliz Vouge'da çalışmaya başlamış...

Tuhaf görüntülü savaş kıyafetleri, askeri ceketler, yanar döner plastikler...

Tuhaf görüntülü modeller 2. dünya savaşı filmlerinde gördüğümüz henüz ergenlikten kurtulmuş 16 yaşındaki genç asker gibi...

Gayet tabii ki koleksiyonda birebir 2. Dünya savaşı görüntüleri beklenmemeli, konuları ele alış biçimidir asıl olan...

Kamuflaja yorum...

Yılan derisi etkisi veren kamuflaj desenleri...

Katie Eary'nin 2009 kışındaki ilk koleksiyonundan beri pekçok dergide koleksiyonu yayınlandı ve kapak oldu...

Katie Eary'nin 2010 Yaz koleksiyonundaki anatomik görüntüleri hatırlarsınız...

Katie Eary'nin çalışmaları giderek daha eksantrik olmaya başladı.

Şahsen Yaz 2011 koleksiyonunu ve  vereceği fikri merakla bekliyorum:)

Daha fazla Katie Eary için buradan...