Yemek yemek dünyanın en büyük zevklerinden, üstelik son derece sosyal bir olay. Sosyal olmayan insan mutlu olamaz derken bu zincirleme reaksiyonda yemekten zevk alamayan mutlu olamaz sonucu çıkar:)
Bakmayın ince olduğumuza feci pisboğazlık vardır bizde:) Tabi sonrasında dengeleyerek durumu toparlıyoruz:)
Yaz devam ederken Türkbükü'nde olan veya gidecek olan takipçilerimle sevdiğimiz tatları paylaşalım dedik.
Lezzet konumuza damardan dalalım dedik:) İstanbul'un efsane restoran ve gece kulübü Ulus 29'un Türkbükü uzantısı Kuum Otelin plajında yer alıyor. İncecik hamuru, ıslak ve bol malzemesi ile lahmacun severlerin bayılacağı bu fındıklar başlangıç için enfessss:)
Hiç bir besin yasak değil sadece miktar ve sıklık kontrolü yapmalı derim hep ama bu trüflü, parmesan peynirli, kıtır patates kızartmalarının tamamını yemekten kendimi alıkoyamıyorum. Ne lezzet anlatamam:)
İlk denediğim dönemlerde listede görünce ne ukalalık dediğim lezzeti tadınca kendimi yemekten alıkoyamıyorum. Ne yapalım, arada kaçamaklar olmazsa dikkat etmenin ne keyfi kalır, öyle değil mi? :)
Can ve Beg'in favorisi ördek...
29 köfte gerçekten de bir efsane, yanına trüflü patates kızartması ile enfessss. Yok o kadar kaloriye değer. Neticede damak tatmini de formumuzu uzun vadede koruyabilmek adına çok gerekli ve önemli derim. Düşünün bir kere böyle bir tabak hayal ediyorsunuz ama kuru az soslu bir salata ile geçiriyorsunuz! Yok olmaz! Bir sonraki öğünde veya birkaç günde hallederiz, yemeliyiz:)
Normal şartlarda köftenin yanında sebze sote ve parmak papates geliyor ama trüflü parmesanlı versiyonunu tercih ederim. Hazır yapmışken tam yapalım değil mi?:)
Kuum 29'un ambiansı da şahane...
İskelede yemeklerimizi yerken Can ekmek atınca balıklar doluşuyor hemen.
Bizimki ekmeği atıp balıklara dokunuyor:)
Hoop bu da nereden çıktı diyebilirsiniz ama hamburger plaj menusunden ve içinde karamelize soğanı, harika ekmeği ile köfteden de leziz...
Çantadan fotoğraf makinamı çıkarana kadar ortadaki peynirli pideden kalanlar:) Hamuru gerçekten güzel ancak ben kaşarlıdansa beyaz peynirli pideyi daha çok seviyorum sanırım...
Öğle akşam yemek sonrası koşarak gittiğimiz dondurmacı Türkbükü Doğal Dondurma'da kestaneli, balbadem ve antep fıstıklı benim favorilerimden...
Karıkoca ekip halinde çalışarak harika bir iş çıkarıyorlar. Resimdeki Pembe hanımla artık dost olduk. Hastasıyım dondurmalarının:) Eşi imalatta, Pembe hanım dondurma servisinden dolayı kol kası şişmiş ve sonunda tenis elbow denilen ( tenisçi dirseği ) kas hastalığına tutulmuş ama çalışmaktan geri kalmıyor ve harika bir iş çıkarıyor.
Soldaki külah benim:) Bodrum'da olduğum zamanlarda her öğle ve akşam abonesiyim:)
Türkbükü'nde yiyebileceğiniz en leziz ev yemekleri Sacide 'de...
Solda Sacide Hanım çok sempatik bir hanım. Lezzetler onun reçeteleriyle yapılıyor. Mutfakta kendisi gibi hanımlardan kurulu bir ekibi var ve harika bir iş çıkarıyorlar. Gidecek olursanız selam söyleyin lütfen:)
İşte Sacide'de en sevdiğim tabak:) Kadınbudu köfte yanında patates kızartması ile nefisssssss:)
Patlıcan salatası olmazsa olmazlardan. Bu arada fotoğrafı çekene kadar sildik süpürdük ama İzmir fasulyesi ile yapılmış zeytinyağlı taze fasulye yemeden de dönmeyin derim:)
Enfes tatlara rağmen Sacide'de fiyatlar sudan ucuz:)
Bu arada meraklısına -gerçi bizde sadece ben çok seviyorum ama- portakallı un helvası kaçmaz:)
Ponponumla tatili hiç birşeye değişmem:)
Deniz girip güneşlenmek için en sevdiğimiz yer Maçakızı. Haftasonu çok kalabalık ama hafta içi çok rahat ediyoruz.
Evimiz gibi...
Tatlışım çok da eğlenceli:)
Denizden çıktıktan sonra meyva ne güzel geliyor:)
Fotoğraflar Deniz Berdan